Kırmızı yanaklı tatlı su kaplumbağalarım (Trachemys scripta elegans)

PRENSES, PRENS ve YAVRULARININ SAYFASI

          KAPLUMBAĞA HASTALIKLARI

AKCİĞER ENFEKSİYONU / ÜŞÜTME

 

Kaynak/Orijinal sayfa:

http://www.wasserschildkroete.de/k-Lungenent.htm

 

İlaçların dozajı, soğukkanlı (vücut ısısı bulunduğu ortamın sıcaklığına göre değişen) hayvanlarda bir sorundur. Bizim ilaçlar ve dozajlarda epeyce deneyimimiz vardır. Tüm ilaçlar ve dozları veteriner hekimlerce denenmiş, tüm semptomlar (belirtiler) kendi veteriner hekimlerimiz tarafından onanmıştır.

 

Akciğer enfeksiyonunun nedeni:

Akciğer enfeksiyonunun nedeni hipotermidir (vücut sıcaklığının belirli bir derecenin altına düşmesi sonucu ortaya çıkan rahatsızlık), yani; 28⁰C altında barındırma ve gündüzleri akvaryumun üzerinin 2/3’ünün örtülmemesi (sadece 160w UV lambası altında tamamıyla açık kalabilir) veya geceleri üzerinin tamamıyla örtülmemesi (sadece içine taze hava girebilecek şekilde bir kenarından küçük bir aralık bırakılmalı). Kış aylarını soğuk yerde geçirmesi/kış uykusuna yatırılması da üşütmeye ve akciğer enfeksiyonuna yol açabilir. Yetersiz UV ışını nedeniyle ortaya çıkan vitamin eksikliği bağışıklık sistemini zayıflatır ve su kaplumbağaları akciğer ile böbrek enfeksiyonlarına karşı özellikle hassastır. Evin içinde gezdirilmesi de akciğer iltihaplanmasına neden olabilir. Üstü örtülmeden ve sıcak su torbası olmadan bir yere nakledilmesi de aynı zamanda akciğer enfeksiyonuna bir nedendir.

 

***

Site sahibi Turgay’ın ilavesi: Ben şahsen 10 cm kabuk uzunluğuna kadar yavru kaplumbağaları evin içinde sıcak ortamda hiçbir hava akımı olmayan odalarda kısa sürelerle (bu arada küçük kaplumbağalar gözden hiç kaybedilmemeli, aksi takdirde başınızı kısa süre ile çevirdiğinizde kayıplara karışabilir), 10 cm kabuk uzunluğundan itibaren ise daha uzun sürelerle gezdirdim ve gezdiriyorum. Bu arada kapalı kapıların altındaki hava akımlarına da dikkat edilmeli! 

***

 

Belirtiler:

- Hafif akciğer enfeksiyonu: Ağzını sıkıca kapaması esnasında çene gıcırtısı, plastronda (karın kabuğu) pembeleşme, karın kabuğunun 1/3 ünde üst kısmında ince beyazımsı “halka”lar ile birlikte kırmızılaşmış plastronun üzerinde yanlamasına ince beyazımsı “çizgiler”, anoreksiya (iştahsızlık), hapşırma, genelde kuru alanda kalması.

 

- Orta ve şiddetli akciğer enfeksiyonu: Hafif akciğer enfeksiyonundaki belirtilerin aynısı. İlaveten; suya dalmada beceriksizlik veya akvaryumun/suyun dibine çökerek tabanında sarkmış gibi yatması, dengesiz/eğri/yan yüzme, plastronda pembeden kan kırmızısına kadar renkleşme, genelde gözlerde şişlik, iştahsızlık, sürekli kuru alanda kalması, daha ileri devrelerde nefes alırken hırıltı çıkarması, ağız ve burunda beyaz salya, ıstıraplı şekilde nefes alması.

 

- Bronşit: Su içinde iken burnundan hava kabarcıkları çıkartması.         

Dikkat: Karın kabuğunda parıldayan pembe renk veya kızarıklık su kaplumbağalarında tipik bir plastron rengi değildir. Bu nedenle karın kabuğunun pembemsi parıldaması bir hastalık belirtisidir. İspatı: Karın kabuğu pembe renkte parıldayan bir su kaplumbağasının Doxyhexal ile tedavi edilmemesi durumunda kızarıklık daha da artar ve akciğer iltihaplanması gittikçe kötüleşmeye başlar. Fakat su kaplumbağasının Doxyhexal ile tedavi edilmesi durumunda bu kızarıklık kaybolur ve semptomlar geriler.

Amerikan türlerinin karın kabukları sarıdır ve Asya türlerininki beyazımsı veya hatta kahverengi-siyah arasındadır. Bazı su kaplumbağaları vardır ki onların plastronları doğal olarak kırmızıdır, bu sadece Hint süs kaplumbağalarında ve Kırmızı Karın Sivri Kafalı kaplumbağalarda böyledir. Fakat doğal olarak kırmızı karınlı olan Hint süs kaplumbağalarının normalde bağalarının arasındaki hatlar (birleşme yerleri) sarı renkli olmasına rağmen kızarmış ise, bu üşütmenin bir belirtisidir. Ayrıca kırmızı karın kabuğunun üzerinde yanlamasına ortaya çıkan beyaz ince “çizgiler” normal bir plastron deseni değildir ve üşütmüş olduğunu gösterir.

 

Tedavi: Derhal veteriner hekime gidiniz. Hemen antibiyotik tedavisi yapılması gerekir  (Doxyhexal, Doxycyclin-ratiopharm veya Vibravenös; dozlar için aşağıya bakınız) ve sıcak ortamda tedavi edilmeli. Tıbbi müdahale ve sıcak ortam olmadan akciğer iltihaplanması/bronşit gittikçe ilerler. Akciğer iltihaplanmasına/bronşite karşı antibiyotik uygulaması kaplumbağanın ağırlığına bağlıdır:

 

20 gr ve üstü kaplumbağalar için antibiyotik dozajı ve uygulaması:

 

Hexal’ın ürünü Doxyhexal veya Doxycyclin-ratiopharm SF veya Vibravenös ile. Dozaj; 1 kilo kaplumbağa için 1 ml, 3er gün ara ile 5 defa subkutan yoldan, yani uyluk derisi altından veteriner hekimce enjekte edilir. Su kaplumbağası 1 kg den ağır olsa bile her bir iğne için maksimal doz 1 ml. İlk Doxyhexal iğnesinin ardından kaplumbağanın su ve hava ısısı 33 dereceye yükseltilmeli ve tamamen iyileşinceye kadar bu ısı muhafaza edilmeli, böylelikle tekerrüre yer kalmaz. Su kaplumbağaları sadece 33⁰C de optimal metabolizmaya erişir ve antibiyotiğin etkili olması için bu gereklidir. Bulunduğu suyun üzeri geceleri daima örtülmeli!!! Akciğer iltihaplanmasında kaplumbağanın suyunun yüksekliği sadece sırtını hafifçe örtecek şekilde olmalı, aksi takdirde boğulabilir. Su kaplumbağasının karın kabuğunda ortaya çıkan kızarıklığın kaybolması iyileştiğini gösterir, bu aylarca sürebilir.

 

Ağır akciğer enfeksiyonlarında, 5. iğneden sonra görünür bir iyileşme olmadığı durumda, ki buna seyrek rastlanmakta, aynı dozda 6. ve 7. iğneler takip etmeli. Durumu tekrardan kötüye gittiğinde 2 hafta sonra Doxyhexal ile 2. antibiyotik kürü uygulanabilir.             

 

20 gr altı kaplumbağalar için antibiyotik dozajı ve uygulaması:

 

Ardı ardına 10 gün süre ile temiz bir kaptaki 33 derecelik suya 1 ml Doxyhexal ilave edilir, bu kap yine 33 derecelik suyu olan akvaryumun üzerinde bir yere yerleştirilir (veya sıcak su torbası üzerine). Su sadece kaplumbağanın sırtını örtecek yükseklikte olmalı ve üzeri bir havlu ile örtülmeli. Kaplumbağa böylelikle içinde Doxyhexal olan suyu içecektir. Kaplumbağa 12 saat boyunca içine Doxhexal ilave edilmiş bu suda bulunmalı. Kaplumbağa akşamları bu kaptan alınıp tekrardan 33⁰C su sıcaklığındaki akvaryuma konulur.

 

DİKKAT: KESİNLİKLE BAYTRİL İĞNESİ YAPILMAMALI! BUNUN ÜŞÜTME VE AKCİĞER ENFEKSİYONUNDA BİR FAYDASI OLMAZ!

 

Dikkat: Doxyhexal için reçeteyi veteriner hekim hazırlamalı (her kaplumbağa için 5 ml lik 1 ampul; 20 gr altındaki kaplumbağalarda oral uygulama için beher 5 ml lik 2 ampul gerekli). Doxyhexal beşeri tıp için bir antibiyotiktir ve beşeri tıbbi medikal ürünlerin etkisi üzerine hali hazırda testler yapılmıştır. Doxyhexal, Doxycyclin-ratiopharm veya Vibravenös için reçete eczaneye verilir. Her antibiyotik reçeteye tabiidir.

Çoğu veteriner hekimlerde hali hazırda Doxyhexal bulunmaz, sipariş edilir.

 

Dikkat: Genelde veteriner hekimlerde hali hazırda bulunan Baytril akciğer enfeksiyonuna karşı etki göstermemektedir (akciğer iltihaplanması Baytril ile yapılan kürün bitiminin ardından tekrar ağırlaşır) ve şırınga edilmemelidir; zira Baytril önceden zarar görmüş böbreklerde ölüme neden olur!!! Gerçi Doxyhexal’da böbrekler üzerinden çözülmekte, fakat yukarıda belirlenen dozda böbreklere zarar vermez. İspatı: İlkönce Doxyhexal ile tedavi olan akciğer ve böbrek hastalığı olan su kaplumbağaları kötüye giden bir böbrek enfeksiyonu semptomu göstermemiştir ve Doxyhexal ile herhangi bir böbrek yetmezliği de görülmemiştir.

 

Dikkat: Kas içine (intramusküler) veya ön bacaklarına iğne yapılmamalıdır! İntramusküler enjeksiyon için dozaj çok yüksektir ve ön bacaklara yapılacak bir enjeksiyon, enjeksiyon ödemi oluştuğunda boğulmalara neden olur! Kaplumbağalar için oral bir uygulama, sadece enjeksiyon için hafif gelen 20 gr altındaki kaplumbağalar için söz konusudur.

33⁰C optimal bir metabolizma ısısıdır ve kaplumbağalar 33 derece ısı olmadan sadece antibiyotik ile iyileşmez!!!

 

Dikkat: İlaveten kuvvetli derecede deri kırmızılaşmasına (vitamin eksikliği semptomu) Ursovit multivitamin preparatı 1 kg kaplumbağa için 0.02 den maksimum 0,05 ml dozda 1 hafta aralık ile 2 defa enjekte edilmeli. Vitamin iğnesinin dozunun aşılmamasına dikkat edilmeli –Deri soyulması!!! Genelde uzun süre kullanılmış eski lambaların/tüplerin UV ışını vermemesinden ortaya çıkan vitamin eksikliği, bağışıklık sisteminin zayıflamasına neden olur ve böylelikle düşük ısıda (28⁰C altında) üşütme hastalıkları çok daha hızlı yayılır (bunun için ayrıca “Vitamin Eksikliği” sayfasına bakınız).

 

Dikkat: Şayet akciğer iltihaplanması/bronşit ile birlikte böbrek iltihaplanması da teşhis edilmişse, önce yukarıda tarif edildiği gibi Doxyhexal ile akciğer tedavisi yapılmalı, ancak Doxyhexal kürünün bitiminin ardından 2-7 gün sonra böbrek iltihaplanmasına karşı Marboxyl iğnesi yapılmalı. Doxyhexal ile Marboxyl iğnesi kesinlikle aynı anda yapılmamalı. Yoksa böbrekler aşarı derecede yüklenir.

 

Dikkat: Henüz antibiyotik iğnesinin yapılmış olmaması durumunda, ısı yükseltilmemeli (33 dereye çıkartılmamalı); aksi takdirde akciğer enfeksiyonuna neden olan bakteriler, tedavi edilmemesi durumunda çoğalmaya başlar. Bu bakteriler, bakteriye yakalanan kaplumbağanın haricinde su içinde sadece kısa bir süre (1 dakika) canlı kalır; buna rağmen kaplumbağa ilk Doxyhexal iğnesine kadar ayrı bir yerde barındırılmalı, aksi takdirde direkt bir temas halinde diğer kaplumbağalara bulaştırabilir. İlk iğneden sonra bu tehlike azalır. Antibiyotik toksik, yani bakteriler üzerinde zehir etkisi gösterir.

 

(Medikal ürünler üzerine açıklama: Vibravenös, lisans süresi bittiğinden dolayı artık Almanya’da bulunmamakta. Doxyhexal (Doksiheksal) aynı şekilde Doxycyclin (Doksisiklin) içermekte ve 1 kg kaplumbağa için 3 er gün aralıklarla 5 kez 1,0 ml enjekte edilir ve aynı şekilde etki eder. Bu ilaveten bilhassa bronşitlerde tavsiye edilen mukolitikler ihtiva eder. Doxycyclin-ratiopharm aynı şekilde Doxycyclin içerir. Doxycyclin/Vibravenös/Doxyhexal beşeri tıpta kullanılan, hepsinin de Doxycyclin içeriği aynı olan sıvı formda geniş spektrumlu antibiyotiklerdir ve beher 5 ml ampul olarak tedarik edilir. Bunlar genelde hastanelerde kullanılır).

 

Su kaplumbağası hafif akciğer enfeksiyonunda hafif yan yüzer; bu yan yüzme zamanla hemen hemen 90⁰ ye kadar erişir. Sürecin devamında artık kaplumbağa yüzemez ve bir taş gibi suyun dibine çöker. Tam tersine, kaplumbağa artık suya dalamıyorsa da onda bir akciğer enfeksiyonu vardır demektir. Hırıltılı nefes alması, zorla nefes alırken boynunu iyice uzatması bu hastalığın bir belirtisidir. Bu durumda derhal yukarıdaki gibi antibiyotik iğneleri yapılmalı. Bu belirtiler şiddetli akciğer enfeksiyonlarında ortaya çıkar.                    

 

(İlgili resimler başlık altındaki link tıklatılarak orijinal sayfasında görülebilir)

Site içi arama:

Bu sayfalarda bahsi, geçen tıbbi ürünlerin aynısı Türkiye'de bulunmayabilir; muadillerini de ancak veteriner hekimler belirler.

HASTALIKLAR AnaSayfa

ORG ve Tora Bora

İnternet kitap satış siteleri

ve

kitabevlerinde